
Depresyon ve Anksiyete Belirtileri
Depresyon ve anksiyete günümüzde tahmin edilenden çok daha sık karşılaşılan sıkıntılardır. Bu hastalıklar çoğu zaman hasta ve yakınları tarafından göz ardı edilir ya da yanlış anlaşılabilir. Bu rahatsızlıkların sebep olduğu fiziksel belirtiler sebebiyle rahatsızlığın bedenden kaynaklandığı düşünülebilir. Bununla beraber günlük yaşamda bu sıkıntıları yaşamanın normal olduğu yanılgısına kapılınılabilir. Kişinin kendini dinleyerek belirtilere kulak vermesi ve erkenden hastalığı tespit edip bir profesyonele başvurması önemlidir. Bu noktada aynı görevden hasta yakınları da hasta kadar sorumludur.
Depresyon, ilk aşamalarda duygu durum değişiklikleri ile kendini gösterir. Kişi, keder, çaresizlik, umutsuzluk gibi duygularla baş etmek durumundadır. Anksiyete ise bu depresif duygu durumlarına eşlik eder. Sürekli bir endişe hali mevcuttur. Gerginlik, huzursuzluk ve panik hissi yoğunluktadır.
Belirsiz suçluluk duyguları ile beraber olaylarla bağlantısız şekilde suçluluk hezeyanları baş gösterir. Umutsuzluk ve geleceğe yönelik karamsarlık gözlenir. Benlik saygısı azalır ve vücut görünüşünü beğenmeme başlar. Bununla beraber özkıyım ve kendine zarar verme dürtüleri ortaya çıkabilir. Nadiren de olsa kişi işitsel ve görsel sanrılar görebilir.
Bu rahatsızlıkların en belirgin belirtilerinden biri ise uyku bozukluklarıdır. Bu uyku bozuklukları farklı şekillerde kendini gösterebilir. Kişi, geceleri yoğun düşünceler yüzünden uykuya dalmakta güçlük çekebilir. Hasta, geceleri sık sık uyanabilir. Genelde bu duruma kabuslar eşlik eder. Sabahın erken saatlerinde yorgun bir şekilde uyanma da sık görülen durumlardandır. Bununla beraber bazı hastalarda aşırı uyuma da gözlemlenebilir.
Bu rahatsızlıkların başlangıç aşamasında gözlenebilir bir belirtisi olarak aşırı yorgunluk ve bitkinlik hali gösterilebilir. Hasta, diş fırçalamak, duş almak gibi günlük aktivitelerini gerçekleştirirken bile zorlanmaktadır. Kişi, yoğun bir yorgunluk ve tükenmişlik hali ile boğuşmaktadır.
Daha önceden ilgi duyulan etkinliklere, konulara bir ilgisizlik başlar. İlgisizlikle beraber odaklanma sorunları da kendini gösterir. Normal şartlarda zevk alınan bir etkinlikte dahi odak problemleri yaşanmaya başlar. Kişi düşüncelerini belli bir noktada odaklayamaz. Televizyon izleme, gazete okuma gibi basit etkinliklerde dahi zorlanma baş gösterir. Bu etkinlikler yapılsa bile anlama güçlüğü başlayabilir.
Odaklanma sorunlarıyla bağlantılı şekilde düşüncelerde bozukluklar başlayabilir. Konuşmalarda yavaşlama, cevap verme ve cevap vermeden önce bekleme sürelerinde uzamalar gözlenir. Bu uzamaların sebebi düşünce bloklarıdır. Kişi tek kelimelik cevaplar vermeye başlayabilir. Hatta bazı durumlarda hastadan hiç cevap alınmayabilir. Karar alma aşamalarında güçlük gözlenebilir. Kişi, toplum önünde konuşmak, önemli bir karar almak kaygı oluşturacak durumlardan kaçınmaya başlar.
Bu odaklanma sorunlarıyla birlikte unutkanlıklar da başlar. Günlük işleri yaparken yapılanı unutma, randevuları kaçırma gibi durumlar gözlenebilir. Bu durum odak sorunuyla birlikte işte verimsizliğe yol açabilir. Depresyon temelli unutkanlık ve odak problemleri demans ile karıştırılabilir. Bu duruma yalancı demans denilmektedir. Ancak demans hastaları unutkanlıklarını geçiştirmeye ya da önemsememeye çalışırken depresyon temelli unutkanlık problemlerinde hasta unutkanlığından yakınır.
Başlangıç evrelerinde en belirgin özelliklerden biri olarak cinsel istek kaybı gösterilebilir. Cinsel ilgide azalma en sık görülen belirtilerden biridir. Hormonal bozulmalarla beraber kadınlarda adet düzensizliği de görülebilir.
Hasta, yediği yemeklerden zevk alamadığını söyler ve kişide iştahsızlık başlar. Hastanın sindirim sisteminin yavaşlaması sonucu kabızlık da gözlemlenebilir. Nadiren de olsa, bu yeme bozuklukları kendini bazı hastalarda kendini aşırı yeme olarak da gösterebilir.
Bütün bunlara ek olarak bu hastalıkların fiziksel belirtileri de sık görülür. Kişide çarpıntı, ağız kuruması, terleme, göğüs ağrısı görülebilir. Aşırı terleme, ellerde titreme hali de belirtiler arasındadır.
Depresyon ve anksiyetenin gözle görülür belirtileri en kısa sürede tespit edilmeli ve bir profesyonel yardımı alınmalıdır. Bu yardıma ek olarak lavanta gibi sakinleştirici bitkilerden destek alınabilir.